Sinüs nedir?
Sinüsler, burun ve göz çevresindeki kemiklerde bulunan boşluklardır. Dört grup sinüs vardır:
Sinüslerin hepsi ostium dediğimiz küçük kanallar aracılığıyla burun boşluğuna açılır. Sinüslerin iç yapısı burun boşluğunun yapısı ile benzerlik gösterir, onun devamı gibi düşünebiliriz. Sinüsler ve burun iç yüzeyi mukoza dediğimiz hücre örtüsü ile kaplıdır.
Mukoza hücreleri mukus denilen bir salgı üretir. Bu salgı mikroplar ve yabancı parçacıklar için bir filtre görevi görür. Ostium denilen küçük kanallar sinüslerin havalanmasını ve sinüs içinde oluşan mukusun boşalmasına(drenaj) izin verir. Ostiumların tıkanması sinüzitin gelişmesine neden olabilecek uygun bir ortam sağlar. Bu konuya aşağıda daha ayrıntılı değineceğiz.
Sinüslerde oluşan mukus nasıl taşınır?
Mukoza hücreleri üzerinde silia adı verilen fırçamsı yapılar vardır. Sinüslerde üretilen mukus, silia hareketleri ile burun boşluğuna iletilir, buradan da boğaza süzülerek yutulur ve mideye geçer. Mide asidiyle de mikroplar ölür.
Sinüslerin buruna açıldığı kanallar dar olduğu için (bazen 1-2 milimetre kadar) bu kanallar birçok nedenden dolayı tıkanabilir ve hava ve mukus hareketi engellenerek sinüzite yol açabilir. Mukosilier hareketlerin bozulması da sinüzitin gelişmesine katkıda bulunur.
Sinüsler ne işe yarar?
Sinüslerin ne işe yaradığı tam olarak bilinmemekle beraber olası görevlerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
Saydığımız bütün bu özellikler sinüslerin belki de ileride aydınlanacak çok daha önemli görevinin bir parçası olabilir.
Sinüzit nedir?
Sinüs boşluklarının içine döşeyen mukozanın iltihaplanmasına sinüzit denir.Bu arada sık karşılaşılan tıp terimleri ile ilgili bir ipucu verelim.
Sinüzitin İngilizce karşılığı sinusitis; "-itis" son eki iltihaplanma anlamına gelir. Türkçeye geçerken kısaltarak sinüzit diyoruz. Aynı rinit (burun iltihabı), bronşit (bronşların iltihabı), artrit(eklem iltihabı), otit(kulak iltihabı) vb.. gibi.
Sinüzit nasıl oluşur?
Sinüzitin oluşmasında en önemli neden sinüslerin burun başluğuna açıldığı dar kanalların( ostium ların) tıkanmasıdır. Bu nedenle mukus akımı engellenerek sinüs içerisinde birikir. Mukusun sinüs içerisinde birikmesiyle basınç artışına yol açarak yüzde basınç hissi ve ağrıya neden olur. Sinüslerin havalanması da bozulduğundan, havasız olan bu ortamda mikroorganizmalar kolayca üreyerek enfeksiyona neden olurlar. İltihabın ilerlemesiyle mukusun kıvamı koyulaşır ve rengi sarı-yeşile döner.
Enfeksiyon, hava kiriliği, allerji, burnun anatomik bozuklukları gibi birçok neden buruna açılan kanalları tıkayabilir. Ve eğer uzun süre tıkalı kalırsa yukarıda anlattığımız süreç gelişir ve sinüzite neden olur.
Sinüzitin nedenleri nelerdir?
Sinüslerin havalanmasını engelleyen ve sinüslerden salgılanan mukusun boşalmasını engelleyen faktörler sinüzit oluşumuna yol açar. Peki nedir bu faktörler:
Mukusun kıvamının koyulaşması ya da silier hareketlerin yetersiz olması sinüslerin boşalmasını zorlaştırır.
Nezle sinüzite dönüşebilir mi?
Nezle ya da grip olduğumuzda hafif bir burun akıntımız olabilir, genelde berraktır ve çok uzun sürmez. Ama bazen burun akıntısı haftalarca devam eder, rengi koyulaşır. Çünkü bu enfeksiyonlar sırasında burun içindeki dokular ödemlidir, şiştir ve mukusun kıvamı koyulaşır. Bu da sinüslerin drenajını(boşalmasını) yavaşlatır hatta durdurur. Özetle basit bir üst solunum yolu enfeksiyonu sinüzite dönüşür.
Allerjilerin sinüzitteki rolü nedir?
Allerjik rinitler toplumda gayet sık görülür (%10-15) Enfeksiyonlar gibi burun iç yüzeyinde ödeme neden olur. Sinüs kanallarında mukozal yüzler birbirine çok yakın olduğundan, en ufak ödem bile mukozal yüzeylerin birbiriyle teması ile sonuçlanarak tıkanıklık oluşturur. Sonuçta sinüslerin boşalmasını engelleyerek sinüzit için uygun bir ortama neden olur. Allerjik hastalarda sinüzit daha sıktır ve kronikleşebilir.
Ayrıca polip ve konka hipertrofisi (burun iç yüzeyi bir boru gibi düz değildir. konka denilen katlantılar vardır. her iki burun boşluğunda üst, orta ve alt olmak üzere üç konka vardır. Konka hipertrofisi bu dokuların sürekli iltihabı maruz kalması nedeniyle şişmesidir) ostiumların tıkanmasına neden olabilir. bu durumlar özellikle allerjik hastalarda görülür, burun iç döşemesinin devamlı iltihabi uyaranlara maruz kalması nedeniyle oluşur. Polip gerçek bir polip değildir. Bu nedenle ameliyatla alınsa bile tekrarlayabilir.
Burundaki anatomik problemler sinüzite neden olur mu?
Bazı insanlarda septum dediğimiz burnun ortasındaki kemik-kıkırdak yapı travmayla kayabilir. Septum deviasyonu denilen bu durum doğuştan da olabilir. Yalnız her deviasyon sinüzite yol açmaz. Derecesi önemlidir. İnsanların çoğunda bir dereceye kadar deviasyon olabilir. Bu çoğu zaman için bir soruna yol açmaz, ama bir kulak burun boğaz uzmanı tarafından değerlendirilmelidir çünkü bazen deviasyon sinüs kanallarının tamamen tıkanmasına neden olabilir ve tekrarlayan, koikleşen sinüzite neden olur. Burundaki polipler ve yabancı cisimler de mekanik tıkanıklık oluşturarak sinüzite yol açabilir.
Sigara ve hava kirliliği sinüs problemlerine yol açabilir mi?
Sigara dumanı ve egzoz dumanı, ev kimyasalları (örneğin çamaşır suyu), parfüm gibi tahriş edici maddeler özellikle hassas kişilerde sinüzitin belirtilerini ağırlaştırabilir. Sigara dumanı, "silia" denilen ve mukusu sinüslerin dışına taşıyan tüysü yapıları felç eder. Aynı zamanda solunum yollarında tahrişe yol açarak iltihaba neden olur.
Kuruma, silier hareketi bozan en önemli faktörlerden birisidir. Nem oranı azaldıkça mukosilier hareketler yavaşlar.
Sinüzitin belirtileri nelerdir?
Sinüzit genelde üst solunum yolu enfeksiyonları sonrası devam eden burun akıntısı ile kendini gösterir. Sinüzitin sık görülen belirtileri şunlardır:
Bazı hastalarda yukardakilere ek olarak aşağıdaki belirtiler de görülebilir:
Sinüzit kronikleşir mi?
Genelde üç aydan daha uzun süren sinüzite kronik sinüzit denir. Akut sinüzitin tam olarak iyileşmemesi ve sinüzit gelişmesini kolaylaştıracak anatomik bozukluklar, allerjik hastalıklar, sigara , bağışıklık sisteminin zayıf olması nedeniyle sık enfeksiyon geçirme, silianın yapısal bozukluğuna yol açan bazı genetik hastalıklar kronikleşmeye zemin hazırlar. Belirtileri akut sinüzitten daha hafif olabilir. Ateş, yüzde dolgunluk ve başağrısı belirgin değildir. Geniz akıntısı, ağız kokusu, öksürük görülebilir.
Sinüzit başka hastalıklara yol açar mı?
Sinüzit, nadir olmakla birlikte ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Enfeksiyon göze, kemik yapılaraa beyine ve önemli damarlara yayılabilir.
Bunun dışında sinüzitle berbaer sık görülen bazı rahatsızlıklar vardır. Örneğin kronik sinüziti olanların önemli bir kısmında migren de görülür. Bu hastalarda sinüzitin tedavisyle migren şikayetleri de geriler.
Kronik sinüzit allerjik hastalıklarla da sık görülür. Karşılıklı neden sonuç ilişkisi vardır. Yani yukarıda da bahsettiğimiz üzere allerji, sinüzite neden olabilir. Sinüzit de allerjik rahatsızlıkları tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir.
Nasıl teşhis edilir?
Sinüzit teşhisinde hastanın hikayesi ve fizik muayene çok önemlidir. Özellikle akut durumlarda herhangi bir görüntüleme yöntemi kullanmadan da teşhis konulabilir. Röntgen ve bilgisayaralı tomografi gibi görüntüleme yöntemleri ve burun endoskopik muayenesi tanıda yardımcıdır. Özellikle iyilşmeyen, kronikleşen sinüzitlerde tomografi önemli anatomik detayları gösterir.
Sinüzit nasıl tedavi edilir?
Sinüzit tedavisinin amaç; enfeksiyona neden olan mikroorganizmaların öldürülmesi ve sinüsün drenajını sağlamaktır.
Ameliyat gerekir mi?
Ameliyat ancak burun içindeki anatomik bozukluk nedeniyle kronik ve tekrarlayan sinüzit geçiren hastalarda düşünülür. Ameliyat sinüziti tedavi etmez, ama sinüzite neden olabilecek bozuklukları düzeltir. Bu şekilde tekrarlayan sinüzit atakları olmaz ve sinüzit olsa da iyileşmesi daha kolay olur.
Sinüzit ameliyatı tehlikeli midir?
Sinüsler beyine, önemli damarlara ve gözlere çok yakın olduğundan ameliyat deneyimli doktorlar yapmalıdır. Ameliyat sonrası hastaların belirli bir dönem takip edilmesi gerekir.
İlaç dışında evde uygulayabileceğim bir tedavi yöntemi var mı?
İlaç tedavisine ek olarak evde uygulanacak bazı yöntemler iyileşmeye yardımcıdır ve rahatlama sağlar.
Buhar tedavisi: Buhar mukosilier hareketlere faydalıdır. Hastalar genelde sıcak bir duş sonrası burunlarnın açıldığını ve kendilerini daha rahat hissettiklerini ifade ediyor. Evde su kaynattıktan sonra yüzünüzü havlu sarın ve çok yanmamasına dikkat ederek buhara tutun. Yalnız su kaynadıktan sonra ocağı kapatın. Kaynamakta olan suya yüzünüzü tutarsanız, yüzünüzü yakabilirsiniz.
İrrigasyon: Eczaneden alacağınız serum fizyolojikle veya evde hazırlayacağınız tuzlu suyla burnunuzu temizleyerek açık kalmasını sağlayabilrsiniz. Bunun için enjektör kullanabilirsiniz. 5-10 cc tuzlu suyu enjektöre çekin İğne kısmını çıartın ve günde yaklaşık beşer kez her iki burn deliğine sıkın (enjektörün iğneli cun çıkarmayı unutmayın:)Bu şekilde yapacağnız irrigasyon sinüslerin boşalmasnı kolaylaştıracaktır.
Bol su için. Bu şekilde mukus akışkanlığını koruyabilirsiniz
Akupunktur ve sinüzit tedavisi
Akupunkturla sinüzit tedavisinde yüz güldürücü sonuçlar almaktayız. Akupunkturun sinüzit hastalığındaki ve diğer birçok hastalıktaki tedavi edici etkilerinin temelini şöyle sıralayabiliriz:
Özellikle sık sinüzit atağı geçiren, antibiyotiklerle tam iyileşme sağlanamayan, allerjik bünyeye sahip hastalarda akupunktur mevcut tedavi yöntemleri arasında en etkin olanıdır. Hastanın sinüziti tedavi olunca, burnu açılıp ağızdan nefes almaya başlayınca önceden varolan halsizlik, günboyu yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü düzeliyor. Migren ataklarının sayısı ve şiddeti azalıyor veya tamamen ortadan kalkıyor.