Beslenme felsefesi sayesinde çocuklarınız daha sağlıklı olabilir
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre bir kişinin "sağlıklı" olarak tanımlanması için yalnızca fiziksel değil zihinsel ve sosyal olarak da sağlıklı olması gerekiyor. Yani beden sağlığı ile ruh sağlığı birlikte değerlendiriliyor ve bir bütün olarak ele alınıyor. Bir insanın sağlıklı olarak tanımlanabilmesi için pek çok unsurun bir arada olması gerekiyor. Sağlıklı beslenme de bunlardan bir tanesi... Yediğimiz yiyeceklerin sağlığımız üzerindeki etkisi sanılandan çok daha büyüktür. Çünkü yediklerimiz ile barsak floramız da değişiyor ve yine yediklerimiz nedeniyle beyine, vücuda gönderilen sinyaller farklılaşıyor. Bu durum da ruh sağlığımızı ve beden sağlığımızı şekillendiriyor. Acıbadem Taksim Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülsen Meral, beslenme felsefesiyle ilgili önemli bilgiler verdi, uyarılarda bulundu.
Beslenme biçimindeki bir diğer önemli nokta ise genetik teknolojisinin gelişmesiyle ortaya çıkmış durumda. Yediğimiz besinler ve barsak florasındaki probiyotikler DNA, üzerinde epigenetik değişikliklere neden oluyor ve genetik olduğu söylenilen ama aslında tedavi edilebilen hastalıklara yol açıyor. Bunun nedeni ise şu anda yediğimiz besinlerin paleotik dönemden bu döneme, gelişen tarımdaki modern değişikliklere uğramış olmasından kaynaklanıyor.
Yapılan çalışmalar da gösteriyor ki DNA yapısı değişmeden protein salınımını kontrol eden genlerin epigenetik olarak etkilenmesi, sağlığımızı şekillendiriyor. Epigenetik bozuklukların neden olduğu alerji, astım, egzama, diyabet, obezite, insülin rezistansı, kardiyovasküler, nörodejeneratif hastalıklar, immun sistem hastalıkları, yaşlılık ve kanser, kaderimiz değildir ve değiştirmek elimizdedir.
Peki nasıl? Arılardan örnek verelim
Çiçek tozu ve arı ekmeği ile beslenen bal arıları işçi arılara dönüşürler ve bu arıların ömürleri kısadır. Sadece arı sütünden beslenen bal arıları ise DNA metilasyonun artması ile yaşamlarını kraliçe olarak sürdürüyorlar. Arılar örneğinde olduğu gibi bizler de epigenetik değişiklerle hayatımızı şekillendirebiliriz. Beslenme felsefemizi genetiğimize uygun hale getirirsek, hastalıklara neden olan genetik değişikliklerimizi düzeltebiliriz.
Peki bu sorunların üstesinden nasıl gelebiliriz?
Çocuklarımızın beslenmesinden önce kendi beslenmemize dikkat etmeliyiz. Annenin beslenmesini düzelterek anne sütünün kalitesini değiştirebiliriz. Bu ilk adımın ardından bebekler ve çocuklarda beslenme felsefesini uygulayarak onları hastalıklardan koruyacak epigenetik değişikliklerin olmasını engelleyebiliriz. Böylece çocuklarımız daha az hastalanır ve epigenetik bozukluklar sonrası oluşan hastalıklar, yine beslenme ile düzeltilebilir.
Unutmadan belirtelim, beslenme felsefesi bir rejim değildir. Beslenme felsefesi, diyet ifadesine tamamen karşıdır. Önemli olan diyet listesi vermek değil, erişkin ve çocuklara beden ve ruh sağlıkları için uygun beslenme modelleri ile beslenme felsefesini aşılamaktır.
Beslenme felsefesi, kişiye özel bir yaşam tarzı olarak tanımlanabilir. Bu felsefenin amacı kişilerin ve özellikle çocukların yaşına ve genetiğine uygun beslenmesini sağlayarak yaşam kalitesini olumlu etkilemektir. Sağlıklı beslenme felsefesinin yetişkinler ve çocuklar tarafından öğrenilmesi ile alışkanlıklar değiştirilerek hastalıklardan korunma ve hastalıkların önlenmesi mümkün olabilir. Neden? Çünkü hastalıkların temelinde vücudun bağışık sitemini yatar. Bağışıklık sisteminin düzgün çalışması ise yeterli mineral-vitaminlerin, kişiye özel beslenerek elde edilmesiyle sağlanır.
Kaynak: gulsenmeral.com