Sağlık, yalnızca hastalığın yokluğu değil, aynı zamanda dünya sağlık örgütü tarafından tanımlanan tam bir fiziksel, zihinsel ve sosyal refah halidir. İnsanların sağlık görüşü açısından çevresel faktörlerin yanı sıra genetik faktörlerin önemini de görebiliriz. Sağlıklı bir birey olabilmek için, bir bütün olarak zihinsel ve ruhsal sağlıkla birlikte fiziksel sağlığı düşünmeliyiz. Mekanın sağlığının çevresel sosyal çevre ile bağlantılı olduğunu unutmamalıyız.
Beslenme ve felsefe söz konusu olduğunda, bilgeliği, bilgi birikimini, bilgi sevgisini, araştırmayı ve takip etmeyi araştırmak için bunu tanımlayabiliriz. Filozof aynı zamanda bilgeliğe ulaşmaya çalışan kişidir. Buna göre, felsefe Yunan'ın 'bilgelik sevgisi' ya da 'bilgelik arayışı' anlamına geldi. Felsefe ayrıca düşünce sanatı olarak da bilinir.
Beslenme felsefesini incelerken, bedenin etkisini, neden ve ne yediğimizi incelemek gerekir. İncelememiz gereken ilk şey beslenmenin kendisidir. Beslenme, bedenin ihtiyaç duyduğu besin maddelerini yeterli miktarlarda ve doğru zamanda sağlığını korumak ve yaşam kalitesini iyileştirmek için bilinçli olarak yapılması gereken bir eylemdir. Bu eylem yaşam döngüsünün her aşamasında sağlanmalıdır. Son üç yüzyıl boyunca insanların yaşam alanlarında ve yeme alışkanlıklarında önemli değişiklikler meydana geldi. Paleolitik dönemden günümüze gelişen modern tarım ve üretim uygulamaları, içinde bulunduğumuz yüzyılın yoğun enerji içeren beslenme modelinin temelini atmış ve insan sağlığının olumsuz etkilenmesine neden olmuştur .
Nesiller boyunca, beslenmeyle ilgili insanın düşünceleri ve etkileşimleri ve insanlar üzerindeki etkileri nesiller boyunca aktarılmıştır. Sağlıklı beslenme ve akıl sağlığı hastalıkları arasındaki iletişim anlatılmış ve filozoflar beslenmenin insanların ruh halleri ve bedeni üzerindeki etkisini ifade etmişlerdir.
"Bağırsaklarımız bizi yönlendiriyor" teriminin terimini araştırdık.
Eski çağlarda filozoflar ve doktorlar çoğunlukla aynı kişilerdi. Beslenmenin insan davranışları üzerindeki etkisini gözlemlemiş ve sağlıklı bir diyetin sağlıklı bir yaşam için ön koşul olduğunu vurgulamışlardır. Hastalıklardan kurtulmanın yolunun temel olarak sağlıklı beslenme olduğuna inanmışlardı. Ancak ilacın ortaya çıkışı beslenme-sağlıkla yerine ilaçlar ile sağlık kabul görmeye başlamıştır ve ilaç yönelik tedavilere daha fazla ağırlık vermektedir.
Sadece doğal besinleri yiyerek sağlıklı olabilmenin yanı sıra, artan teknoloji ve endüstri, kalitesiz beslenme için zemin hazırlamış ve yeni hastalıklar yaratmıştır. Bununla birlikte, tıp, son yıllarda farkında lığını artırdı ve kimyasal eklentiler olmadan gıdaların korunma yollarını bulmaya başladı. Sağlıklı bir iyilik için beslenme, bunların en önemlisidir. Unutmayalım ki NE YERSEK BEDENİMİZ VE RUHUMUZ ONA GÖRE ŞEKİLLENECEKTİR.
Beslenme felsefesi eğitiminin amacı da kişinin beslenmesinin ona uygun tarzını keşfederek yaşam kalitesini artırmaktır.. Ebeveynlerin ve ailelerin çocuk hayatında en önemli etken olduğuna ve aile içi sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmeye öncelikli olduğuna inanıyoruz. Kronik hatalıklar olsun ,alerjik hastalıklar olsun temelinde vücudun bağışık sisteminin yetersizliği yatmaktadır. Bedenin düzgün çalışmasının yolu da gerekli besinleri ve vitaminleri alabileceği kişiye özel beslenme modelin eğitimin verilmesi. Diyet ifadesine tamamen karşı olan bu Beslenme Felsefesi eğitimi ile erişkinlerin ve çocukların ruhsal ve bedenen sağlıklı olması planlamaktadır.
Kaynak: gulsenmeral.com